Narın tarihi, tadı ve besleyici değerleri kadar etkileyicidir. Nar kalıntılarının mısır mezarlarında bulunduğunu ve Babil askerlerinin savaşa gitmeden nar yediğini biliyor muydunuz?
Dışı sert bir kabukla kaplı bu kırmızı meyveler, aslında umudun bir sembolü olarak kabul edilir. Nar, birçok kültürde bulunur ve evlilik törenlerinde de kullanılır. Kuzey Amerika’da “kış elması” olarak adlandırılan narın sağlığa birçok faydası bulunmaktadır.
İşte narın mucizevî faydaları;
1. BESLEYİCİ DEĞERLERİ YÜKSEKTİR
Bir bardak narın(yaklaşık 174 gram) değerleri şöyledir:
- 9g Protein
- 7g Lif
- 7mg C Vitamini
- 5mg K Vitamini
- 66mg Folik Asit
- 411mg Potasyum
- 17mg Kalsiyum
- 21mg Magnezyum
?2. NAR İKİ ÖZEL BİLEŞEN İÇERİR
Nar taneleri kırmızı yakutlara benzerler ve antosiyanin olarak bilinen kuvvetli antioksidanlar içerirler. Narın değerli olmasının sebebi aslında iki önemli maddedir;
- Punicalagin: Sadece nar suyunda ve nar kabuklarında bulunan, cinsel gücü arttıran kuvvetli antioksidanlardır.
- Punicic asit: Nar tanelerinde bulunan bir yağ asididir. Nar yağı ile punicic asite kolayca ulaşılabilir.
3. NAR SUYU ENFLAMASYONU AZALTIR
İltihap biraz karşı atak ya da savunma sistemi olarak düşünülmelidir. Özellikle kısa sürede ortaya çıkan ve kısa sürede kaybolan geçici iltihaplanmalar bağışıklık sisteminizin etkili çalıştığını gösteren güzel işaretlerdir. Fakat psikolojik stres, durağan yaşam biçimi, sigara kullanımı, kötü uyku rejimi ve sağlıksız beslenmeden kaynaklanan kronik düşük seviyeli iltihaplanmalar uzun vadede ciddi sorunlara neden olabilir.
Nar suyunda bulunan antioksidanlar ile düşük dereceli iltihaplanmaların ortadan kaldırılmasını sağlayabilirsiniz.
İlginç Bilgi: Araştırmalar, 12 hafta boyunca düzenli olarak 250ml nar suyu tüketmenin iltihapları %30 ile %32 oranında azalttığını göstermiştir.
4. NAR KALP SAĞLIĞI İÇİN FAYDALIDIR
Kalbinizi korumak mı istiyorsunuz? Düzenli olarak nar tüketmeye çalışın. Laboratuar ve Klinik araştırmaları, narın kalp hastalarını uzak tutmak için faydalı olduğunu ortaya koymuştur.
Nar
oksidatif stresi azaltarak iltihaplanmalar sebebiyle kan damarlarına olan zararı azaltır. Ayrıca, ‘punicalagin’ iltihap azaltıcı etkisiyle, serbest radikallerin hücre zarı üzerindeki baskısının azaltılmasına yardımcı olur.
İlginç Bilgi: 1 yıl boyunca 78mg punicalagin içeren, destekleyici nar suyu ürünleri verilen katılımcılarda, şah damarında oluşan
aterosklerotik lezyon boyutlarında %30 azalma gözlemlenmiştir. Diğer grupta ise lezyonda %9 artış gözlemlenmiştir.
5. NAR YÜKSEK TANSİYONU DÜŞÜRMEYE YARDIMCI OLUR
Yüksek kan basıncının ya da yüksek tansiyonun sebeplerinden biri kan damarı duvarlarında, istenmeyen kas hücrelerinin oluşması ve büyümesidir. Narda bulunan Punicalagin ile tehlikeli kas hücresi büyümesinin önüne geçilebilir. Greyfurt suyu, yaban mersini suyu, kırmızı şarap, c vitamini ve e vitamini ile karşılaştırıldığında
nar suyunun daha fazla etkili olduğu bulunmuştur.
6. NAR DİYABET YA DA METABOLİK HASTALIKLARI TEDAVİ EDEBİLİR
Ürdünlü araştırmacılar narda bulunan punicalagin ve punicalin gibi antioksidanların, yemek sonrası kan şekeri artışı ile ortaya çıkan zararlı etkinin,
şeker emiliminin azaltılması ile düşürüldüğünü ortaya çıkarmıştır. Bu antioksidanların pankreasta bulunan beta hücrelerinin, insülin depolanması ve salınımının etkili olmasına yardımcı olduğunu belirtmektedir.
İlginç Bilgi: Tip 2 diyabet hastası kişilere, vücut kiloları başına 1.5 ml nar suyu verilmiştir. 3 saat sonra insülin direnci azalmış ve beta hücreleri
daha iyi çalışmaya başlamıştır.
7. NAR EKLEM AĞRILARINI AZALTIR VE OSTEOARTRİTİ ÖNLER
Interleukin-1b (IL-1b) matrix metalloproteases (MMPs) gibi iltihap moleküllerinin artışına neden olur. Fakat MMPs enzimi hücre yenilenmesinde görevli olmasına rağmen, aşırı üretiminde osteoartrit hastalığında gözlenen kıkırdakların bozulmasına neden olur. Enflamasyon önleyici etkileri ve içerdiği antioksidanlar ile nar MMPs enziminin fazla üretiminin önüne geçer ve doku zararlarını önler.
8. NAR ALZAYMIR HASTALIĞINI ÖNLEMEYE YARDIMCI OLUR
Beta-amyloid olarak bilinen protein parçası,
sinir hücrelerini birbirine bağlayan sinaps noktalarını bağlantılar sağlanmadan yok etmektedir. Bu sebeple beyin aktivitelerinde azalma görülerek hatırlama zorluğu çekilir. Nar ile beta-amyloid toplanmasında azalma ve hafıza ile ilgili becerilerin korunmasında artış sağlanır.
9. NAR HAFIZAYI GÜÇLENDİRİR
Hatırlamakta zorluk mu çekiyorsunuz? Yeterli uyku ve kan şekeri seviyesinin normal değerlerde tutulmasına ek olarak, araştırmalar nar suyu tüketilerek özellikle yaşlılarda, hafıza becerilerinde artış olduğunu göstermiştir. Günlük 2 gram nar ektraktı(özütü) kullanmak hafıza sorunlarının azalmasına yardımcı olmaktadır.
İlginç Bilgi: Kullanmayan grupla karşılaştırıldığında, günlük 1 su bardağı nar suyu verilen katılımcılarda, 4 haftalık bir dönemde, hafıza becerilerinde artış, sözlü ve görsel hafıza testlerinde daha
yüksek başarı gösterdiği gözlemlenmiştir.
10. NAR KANSER ÖNLEYİCİDİR
Her ne kadar göğüs kanserinin kadınlarda görülme oranı yüksek olsa da, prostat kanseri en çok görülen kanser türleri arasındadır. Ayrıca kanser ölümlerinde prostat ikinci en çok ölüme neden olan kanser türüdür. Yapılan araştırma narda bulunan ellagic ve luteolin maddelerinin
kanser hücrelerinin büyümesini önlemede etkili olduğunu göstermektedir.
Prostat kanseri hücreleri nar meyvesi ekstraktlarına maruz kaldığında
kendi ölümlerine neden olacak bir madde üretir. Tabii ki hepsi bununla sınırlı değil. Nar tüketerek, prostat kanseri ilerleyişinin kontrol edildiği prostat antijenlerinin kandaki seviyesinden azalma sağlanır. Diğer bir değişle nar tüketmek
prostat kanseri önlenmekle kalmaz aynı zamanda
prostat kanserinin gerilemesine de yardımcı olur.
11. NAR AĞIZ SAĞLIĞI İÇİN FAYDALIDIR
Estetik kaygıların dışında diş ve ağız sağlığının sağlanması aynı zamanda kalp hastalıklarına karşı koruma etkisine sahiptir. Diş eti, kemikler ve diğer dişleri destekleyen dokularda meydana gelen diş ve diş eti hastalıkları kalp hastalıklarının
daha kötüye gitmesine neden olabilir.
Beslenme programınıza nar ekleyerek ağız sağlığınızı düzeltebilirsiniz. Araştırmalar narın, diş çürüklerine ve diş eti hastalıklarına neden olan ve zararlı bakteriler yüzünden ağızda oluşan sarımtrak plak maddesinin ortadan kaldırılmasında
faydalı olduğunu kanıtlamıştır.
12. NAR ENFEKSİYONLARA KARŞI KORUYUCUDUR
Düzenli olarak enfeksiyon sorunları yaşıyorsanız, şeker tüketimini azaltmak ve nar tüketmek sorunlarınızın ortadan kalkmasına yardımcı olabilir.
Candida albicans da dâhil, enfeksiyonlara neden olan
bir çok bakteriye karşı etkilidir.
13. NAR KARACİĞER SAĞLIĞI İÇİN FAYDALIDIR
Karaciğer, zararlı kimyasallar, hormonlar, ilaçlar ve toksinlerden vücudu arındırabilmek için günlük olarak antioksidanlara ihtiyaç duyar. Yeni araştırmalar, narın karaciğer koruyucu antioksidanlar içerdiğini ortaya koymuştur. Laboratuarda, farelere nar ekstraktı verilip karaciğer toksinleşmesine neden olan strese maruz bırakılmıştır. Bu araştırma sonuçlarına göre verilen nar özü kemirgenlerin karaciğerleri için gerekli antioksidanları sağlamış ve
karaciğerlerini korumuştur.
İlginç Bilgi: Nar özütü kullanılarak karaciğer için zararlı, tehlikeli maddelere karşı bir savunma sağlanabilir. Ayrıca bu nar özütü karaciğer zararlarına neden olacak
yapısal değişiklikleri önler.
14. NAR CİLDİ KORUR
Genç ve sağlıklı bir cilt için düzenli olarak nar tüketmelisiniz. Nar tüketerek cildinizi koruyabilirisiniz.
- Kırışık oluşmasına ve cilt kanseri riskinin artmasına neden olan Ultraviolet A ve B radyasyonlarına karşı cildi korur.
- Cilt hücrelerine canlılık kazandırır, yenilenmelerine ve iyileşmelerine katkı sağlar.
- İçerdiği C vitamini ile ciltte sarkmaların ve kırışıklıkların önlenmesine yararlı, kollajen üretimini arttırır.
İlginç Bilgi: Yaşlanmayla birlikte cilt incelir ve iyileşmesi yavaşlar. Sonunda kırışıklıklara neden olur. Narda bulunan birçok madde ile yaşlanma süreci yavaşlatılabilir.
15. NAR EGZERSİZ PERFORMANSINI ARTTIRIR;
Nar besleyici değerleri yüksek bir meyvedir. Yapılan araştırmalar, narın kandaki nitrik oksid (NO) seviyesini yükselterek, spor aktivitelerinde artışa yardımcı olduğunu ortaya çıkarmıştır. Kanda daha fazla NO bulunması, kaslarda enerji üretimi için daha az oksijen gereksinimi demektir. Yani kanınızda daha fazla NO’ya sahip olarak, daha etkili spor faaliyetlerinde bulunabilir ve kaslarınızı daha etkili kullanabilirsiniz.